13 Ekim 2007 Cumartesi

Bayram diye tüm bu özlem



Bu bayramda bayramın insan ailesinin yanında değilse anlamını yitirdiğini anladım.Keşke bir günlüğüne de olsa gitseydim dedim…
Bayramı ailemden uzaktayken ne anlamlandırabilir diye düşündüm;
Eskileri hatırlamak, vefa göstermek demekti biraz da bayram.Eskilere ulaşmaya karar verdim.
Telefon defterimi karıştırdım uzun bir aradan sonra.Alfabetik sırayla telefon defterimdeki tüm isimleri taradım.Bir kısmında uzun uzun takılı kaldım, yüzümde tatlı tebessümler oluştu.Bir kısmını anımsayamadım, bir kısmını anımsadım ama yüreğimde yer etmediklerini fark ettim.Bir kısmına ulaşmak için çabaladım…
Üniversitenin hazırlık sınıfındayken o zaman son sınıfta olan Nurgül ‘ü aradım(on iki yıl önceki numara kayıtlı defterimde)telefon çaldı, yüreğim yerinden çıkacak sandım.Bir anda on iki yıllık zaman kalktı ortadan, taptazeydi yüreğimdeki her şey.Özlemişim Nurgül’ü, hem de çok.Bir kaç aylık paylaşım yıllarca sürecek muhabbet tohumu ekmiş yüreğime.Telefondaki bekleme süresi uzadıkça içimdeki özlem de hüzne dönüştü, açan olmadı telefonu.Belli ki izini kaybetmiştim…
Yurda kayıt yaptırmaya gittiğimizde yurt bahçesinde tanıştığımız Antalyalı bir kız vardı.Yıllarca sürdü dostluğumuz, mesafeler ve zaman girdiyse de araya biz hep kaldığımız yerden devam ettik her görüşmemizde.Hatice İsrail’de aylardır Dila için mücadele ediyorlar.İki kez ilik nakli yapıldı ama ben dört aydır bağlantı kuramıyorum onunla.Bayram ya bugün annesine ulaşmak istedim.Hem bayramını kutlamak hem de haber almak için.Evde yoktu teyze ama Yasemin’ den aldım haberlerini.İkinci ilik nakli başarılıymış fakat nakil sırasında bulaşan bir virüsle mücadele ediyorlarmış şimdi de.Teyze ile konuşmayı çok isterdim sadece bir kez görmüştük birbirimizi ama yurtta Hatice’nin telefonlarına her baktığımda annemle konuşmuş kadar mutlu olurdum ben ve biliyorum ki o da Hatice ile konuşmuş kadar rahatlatırdı içini.Sevgilerimi ilettim ona ve kapattım telefonu.
M harfinde ilk öğretmenlik yılımdan bir öğrencime takıldı gözlerim, yıllar olmuştu görüşmeyeli.Şimdilerde doktorluk yapıyor olmalıydı.Heyecanla aradım ve film şeridi gibi ilk öğretmenlik yılım geldi gözlerimin önüne.Arkadaş , abla ve öğretmenliği birleştirmeye çalışıyordum.İlk dersteki öğrenci tepkileri geldi aklıma :
’’Hocam, abla desek olur mu size?Ne de olsa çok fark yok aramızda.’’, ders Çıkışı ne çok kızmıştım idareye.İlk yılımda ne diye lise üç sınıfı vermişlerdi ki bana.Birkaç ay sonra ben iyi bir öğretmen olmayı başarmıştım onların gözlerinde.Dolu dolu dersler ve paylaşımlarımız olmuştu.Mezuniyet törenlerinde onlarla beraber ağlamaktan gözlerim şişmişti.Uzun süre sınıflarındaki yeni öğrencilere alışamamıştım.Mizbah’a ulaşamamıştım, telefondaki ses ‘’Vodafona kayıtlı böyle bir numara bulunmamaktadır’’diyordu.
Bir arkadaşımı aradım sonra , izini kaybetmiştim üç yıldır ama ulaşamadım.Defterin sayfalarını karıştırdıkça yüreğimde yer eden ne çok insan olduğunu da fark ettim.Ve işte yine o duygu kaplamıştı yüreğimi, ÖZLEM.
Bayramdı, yürek özlemle doluydu.Eski bayramlara duyulan özlem değildi bu sadece.Anneye, babaya, kardeşe, yeğene, eski dostlara , çiçeklere ,ANNEANNE’ye duyulan bir özlemdi.
ÖZLEM ki yürekte hep bir sızıya nedendi...

10 yorum:

Gelin Ayşe dedi ki...

Evet abla, bayramin ailenin yaninda olmadan hic tadi yok! Hiic bir anlami yok .. Bende gecen sene ailemden uzak gecirmistim bayrami, gülecegim yere aglayarak gecmisti bayramim :( Bu sene sansliyim ve ailemin yanindayim ..

MurATH dedi ki...

Bir gün tekrar aramak,hatıraları gunumuze aktarmaya çalışmak.Ne zaman geçmiş deyince tüylerin dikelir heyecanlamnaya başlarım.Eski deyince aklım daha eskisine gider.Sanki O çağlarda yaşmışcasına özlem duyarım o zamanlara.Allah bize eski bayramlar gibi bayramlar nasip etsin.(Osmanlıdan bahsediyorum)....

almina dedi ki...

Ashece´;
Hoş geldin bloguma, ailenin yanında olmana sevindim.Ama bence bu yıl onlardan uzakta olsaydın da gecen yılkı gıbı uzulmezdın.Şirin kızın tüm kederini dagıtırdı :)

almina dedi ki...

GİATEAM!!! ;
Biz iç dünyamızı o zamanın ruhuna ayarlayabilirsek, günümüze taşıyabiliriz incelikleri.Herkes kendini düzletse toplum düzelir.Önce bizden başlayalım ve frekansımızı O'na ayarlayalım Sevgilerle...

Adsız dedi ki...

ewet bazen eski bayramların o eski güzelliği aransa da insan yanında da olsa ailesine bile özlem duyabiliyo.ama aile yanında olmayınca da daha bi başka duygular tabi.şöyle bişe var ki birileri yanımızda değilse bile ben hep şöyle düşünürüm:en azından kalbimizde aklımızın her zaman bir köşesindeler.ve tüm güzellikleriyle ordalar.Rabbim bizlere fiziksel olarak olamasa da manevi olarak beraberce günler geçirebilmeyi nasip etsin inş.sevgilerimle....

Adsız dedi ki...

çok olmasada uzaklarda olan ve bu uzaklıgı git gide malessef ilşkilerine de yansıtan birine duydugum özlemle geçirdim bu bayramın ilk sabahını ne zaman dan beridir bu kadar içim sızlamamıştı onun özlemiyle. bu yazıyı yazarken bile göz yaşlarımı tutamamamın sebebide bu heralde.
bayramlar özel günler,allahın insanın duygularınıda yumuşattıgı farklı bir ruh haline soktugu zaman dilimleri.hassas anlar. bence o yüzden bu zaman dilimlerinde çok seviniyor yada üzülüyoruz yada duygulanıyoruz hiçte alışık olmadımız şeyleri yaşamıyo deiliz .. hep bir ibadetin arkasından yaşanan bayramlar ruhumuzuda derinleştiriyorda onda. umarım bayram hassasiyetiyle dolu günler geçiririz.

almina dedi ki...

nesli;
Evet asıl yakınlık ruhumuzda duyumsadığımızdır.Bazen fiziksel olarak en yakınımızdaki en uzağımız, en uzağımızdaki en yakınımız olabiliyor.

almina dedi ki...

lale;
Uzaklar sevgilere engel değildir.Özlem biliyorsa özlendiğini özlenen güzeldir.Bilmesine izin ver belki sandığın kadar uzakta değildir.
Bayramlarda kalplere özel bir rahmet yağıyor olsa gerek.Her bayram her kalp ayrı bir duyuşla yüklü.

pass dedi ki...

benim en ilginç en güzel bayramımdı belki de..ailem yoktu yanımda ama özlemedim ..kimseyi özlemedim..hiç bir şey hissetmedim hüzün vesaire..bomboşluk hissi bilir misin almina? bomboştum ben...gün daha yeni yeni doğarken yola düştük mescid-i nebiye doğru...bayram namazı kıldım hayatımda ilk kez..muhteşem bir kalabalık gördüm hayatımda ilk kez..yeşil kubbeye güneş ışıkları vuruyordu biz ordan ayrılırken..dönüp baktım bi daha bi daha bi daha...ve hala bomboştum.. dünyaya dair aklımda hiç bir şey kalmamıştı..silinmişti..o an sonsuz bir mekan olsa ve orada kalsaydım dedim içimden...

almina dedi ki...

pass,
Aslında belki de asıl dolduğun noktaydı o.O'nun gelişi ve dünyaya dair herşeyin gidişi...
Üf ama ya benim boşluğum ne zaman gelecek ya? :)
Tembelim ben hem de çookk