25 Ekim 2007 Perşembe

şölen

Kelimelerin benden gizlendiği zamanlar vardır.İşte onlardan birini yaşıyorum şu anda.Bir bilseler ne kadar ihtiyacım olduğunu onlara.Nazan Bekiroğlu'nun kalp ve kelimelerle ilgili yazısı geliyor aklıma.Kalp sonsuz duyuşla yüklüdür ama kendini ifade için sınırlı olan kelimelre muhtaçtır...
Kalbimde bir hareket var, pek çok duygu aynı anda barınmakta şu anda onda.Hatta sanki duyumsadığım tüm duygular aynı anda uğramış ona.Her biri an an hissettiriyor kendini.Hızlı geçişler yaşıyorum, en zıt duyguları bir ana sığdırıyorum.Hüzünden neşeye, yeisten umuda geçiyorum.Ve kendime hayret ediyorum .
Duyguların şöleni var bugün benim kalbimde.Her biri kendi gösterisini ustaca sergilemekte.Kalbim duygularımın emrine amade, her birinin ziyaretini hakkıyla karşılamakta.Her duygu hafızamda ayrı bir kare geçişine sebep.
Her kare ayrı bir sevinç ya da hüzne gebe.Anneannemi özlediğimi duyumsuyorum gene.İyi ki vardı hayatımda diyorum, gözlerimi kapatıp tüm kalbimle rahmet diliyorum ona.
Çocukluk anılarım neşelendiriyor beni, yaptığım yaramazlıklar geliyor aklıma.O dönemlerdeki çocuktan geriye hala çok şey kaldığını fark ediyorum bende.
Rossi'yi hatırlıyorum, bana kazandırdıklarını (yazarım size bir ara).Rossi'den aldığım maile bakıyorum ve mutlu oluyorum...
Hüznü kendimden hiç uzak tutamadığım günler geliyor gözümün önüne hüznün ziyareti sırasında.Umud yetişiyorum imdadıma, şu andaki benin hafifliği geçmişin hüznünü alıp götürüyor.
Coşkunun belirmesiyle öğrencilerim beliriyor gözümde ve ne mi oluyor?Kocaman bir tebessüm oluşuyor dudaklarımda.Kalbim daha hızlı atıyor, heyecanlanıyorum, beynim bir sürü plan programa odaklanıyor hemen.
Vefa hissi dostlarımı hatırlatıyor.Vefa gösterenleri de göstermeyenleri de anımsıyorum.Ve O'nun bana bu konuda ne kadar cömert olduğunu fark ediyorum bir kez daha.Seviyorum onları, onlarla birlikte olduğum anları ve onların gönül zenginliklerini.
Bir duygu var ki varlığını hissettirmekte kararlı ben ise kelimelerin bu geceki vefasızlığından dolayı duyumsamamakta karalıyım onu.
Gönül koyma bana hiç.Anlatacak sözcükler bulamıyorum seni.Kime ne desem , nasıl doğru anlatsam.Seni mutlu etmek için ne yapsam.Senin bende olman ya da olmaman hangi hüküm iledir bir bilsem.
Sözüm olsun sana seni en derinimde duyumsadığımda sadece senin şölenine açılacak kalp kapılarım.Ve sözcükler nereye giderse gitsin o an yürek gücüyle dillendireceğim seni.
Gecenin hiç bir anını kaçırmak istem aslında.Her duygu da sergilesin kendi zenginliğini.Ve ben sabaha daha dingin ve kendini bilmeye bir adım daha yaklaşmış olarak başlıyayım.

Tüm bu duygu geçişleri arasında fark ediyorum ki kalbimin incinen yerleri sarılmış.Kalan ne mi olmuş?Hafif bir sızı...


2 yorum:

NESLİ dedi ki...

insan kendi içinde yaşadığı bu tür duygu sellerine ne çok şaşırıyor dimi hocam?..kimi zaman bu ben miyim dediğimiz anlar dahi oluyor aslında.hüzün bazen peşimizi bırakmamakta ısrar etse de ben her zaman aklımda ve yüreğimde şunu beslerim:bir tebessüm yeter hayata,bir tebessüm değer değer ağlamamaya....aslında birkaç mısralık bu şiirim ama neyse.yani hep bunu bilerek yaşamak bence daha da güzelleştiriyor yaşamı tebessümler çoğaldıkça insan kendini daha iyi buluyor içinde.sızıları ise;onlar zaten kendini çekiyor sessizce.yani herşey bizde başlayıp,bizde bitiyor...sevgilerimle..tebessümle.....:)

almina dedi ki...

nesli;
Ne mutlu ki duygu geçiileri yaşayabiliyoruz.Tekil duygular amahkum olanları tanıdım ben.Yürekleri üşümeye hep mahkum...